ÇİN. DÜNYAYI ŞAŞIRTAN DEV – II
Bölüm İki
A.Metin Uracin
Dünya, Çin Halk Cumhuriyetini dikkatle izliyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin Daimi Üyesi olarak Suriye meselesinde batıdan farklı bir politik duruş sergiliyor. Bu ve daha bir çok nedenlerle ‘’ ÇİN ‘’ dikkatle izlenen bir ülke konumunda bulunuyor.
Yeni liderlikten,
‘ Reform ‘ paketi
Acil ‘ Reform ‘ paketi beklenmektedir.
Bu birincisi. Çin Komünist Partisi, ÇKP’nin kontrol rolünün gevşetilerek kriz istikametindeki ekonomik ve sosyal sorunların çözümü beklenmektedir. Bunlar öncelikli beklentilerdir.
Dahası, halk memnuniyetsizliği ile kontrolsüz devlet gücünün ÇKP eliyle uygulaması ekonomik ve sosyal nefessizlik ve boğulma riskiyle karşılaşmış olunmasına sebep olduğu söylenmektedir. Büyümenin politik reform olmadan olamayacağını kongreden kısa bir süre önce ima edilmiştir.
Eski liderlerin, Sahne arkasından rol kaparak süflörlük yapacakları beklenmektedir. 2002 yılında Jiang Zemin’nin emekliliği sonrası perde arkasında oldukça etkili olduğu bilinir.. Hu Jintao’nun da aynı yolu ve emsali takip ve devam ettirteceği beklenmektedir.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin ekonomik başarısı,İnsanlık tarihinin en büyük ekonomik başarı öyküsü diyebiliriz.
‘’ Three Gorges Dam ‘’
Şöyle söylemek gerekir.
Enerji.
Modern dünyada enerji önemlidir.
Enerji kaynaklarının tespit edilerek işler hale getirilmesi ekonominin motorudur. Çin öncelikle bu konularda hızlı bir başarıyla çalışmaktadır.
Çin’deki ‘’ Three Gorges Dam ‘’ baraj projeleri yoğun hidro – elektrik enerji üretimi projelerinin zaferidir.
Bu proje 10 yıldan fazla bir süreden bu yana devam etmektedir. 40 milyar dolardan fazla bir bütçe ve on binlerce teknisyen, işçi ve mühendis ile yapılmaktadır. Suyu kesen kısmının uzunluğu 2 kilometre olan baraj dev bir projedir.
Bir başka deyişle, 11 nükleer enerji santralinden daha güçlüdür. Çin’deki dev nehir sularını dizginleyecektir. Mühendislik harikasıdır. Çin deki son yirmi yıllık ekonomik gelişim ve değişimin sembolü olarak kabul edilir.
‘’ mega proje ‘’
Çin Komünist Partisi projeyi ‘’ mega proje ‘’ olarak açıklasa bile, yan etkileri söyle anlatılabilir. Dolaylı ekonomik yan etkisi insan ve çevreye verdiği zarar olduğu söylenebilir. Baraj çalışmalarında çok sayıda çalışan hayatını kaybetmiştir. Çalışma koşulları standartları yetersiz olduğunu belirtmek gerekir. Bir milyondan fazla insanın bölgeden göç ettirilmiş olması da unutulmamalıdır.
Baraj göl suyunun oluşturduğu havza 600 kilometre uzunluğunda olunca bir çok yerleşim yeri sular altında kalmıştır. Müzakere edilmeksizin merkezi kararla olması da halkın rızasının alınmadan yapılmış olması demektir. Sıkıntılıdır. Merkezi kararlar, sonradan halkın rızasını yapamayacakları için sorunların bir tür atiye ertelenmesidir. Sıkıntılar belirsiz süreler sonunda, beklenilmeyen bir zamanda ani ve hızlı olarak çıkar. Ekonomide gerilmeye yol açar. Politikada istikrarsızlığa sebep olur. Güvenlik sorunları da beklenilmelidir.
Zorla göç ettirilmiş insanlar yeteri kadar kamulaştırma bedeli almamış olmaları bir başka sorundur. Geleceğe ertelenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Talepkar proje mağdurlarına yerel makam ve resmi otoriteler tarafından şiddet uygulanmış olduğu insan hakları raporlarında geçmektedir.
Örnek olarak baraj projesi bölgesinde şiddet uygulamasına maruz kalarak felç olmuş bir çiftçi olan Fu Xiancai,
‘’ sıradan insanlar haklarının takipçisi olduklarında şiddete maruz kalmamış olsalar memurlar hukuka bağlı kalsalar Çin çok güzel bir ülke olur ‘’
diyerek durumu açıklamaktadır.
Şu noktayı belirtmek gerekir. 2012 yılı Kasım ayı itibarıyla, Çin’de 1 milyon 400 bin kişinin Amerikan Doları milyoneri olmasına karşın, emekli maaşları ayda 8 Amerikan dolarıdır. Yani bu 5 İngiliz paundu yada 55 Çin yuanı demektir.
Son 20 yılda Çin ekonomisi yüzde onluk gelişme göstermiştir. Yıllık gelişme yüksektir. Bu, şu demektir. 1 milyar 300 milyonluk Çin de son 20 yılda 400 milyon kişi yoksulluk sınırlarının dışına çıkmış ve zenginleşmiştir.
150 milyon Çinli’nin fırsatlardan uzak, küçük ve uzak köylerde 1,5 Amerikan Dolarından az günlük bir gelirle geçindiğini de unutmamak gerekir. Yapılmış olan istatistiki çalışmalar Çin’de Şehir ve Köy arasındaki, yanı ‘’ Kırlar ile Kentler ‘’ gelir farkının yüzde altmış sekize çıkmış olduğunu göstermiştir. Bu geniş bir farktır. Uçurumdur. Asya da ki en ülkeler içinde sınıfların ekonoımik mevzilenişinin en geniş mesafesidir. 1949 Çin Kır Devriminin ruhuna da açıkça aykırı olduğu sonucuna götürmektedir.
‘’ Uzun Yürüyüşü ’’
3. Bölüm devam ediyor
A.Metin Uracin