YETKİLER ve ZAPT EDİLENLER İLE ZABITLAR.

A.Metin Uracin

17 Mayıs 2013

‘Popülist’ hayatın egemen tarzı

Bu dönem ülkemizde nasıl bir dönem?

Uzun bir dönem.

Nasıl uzun ?

Kökleri biraz eskilere giden bir dönem.

Nerelere kadar giden?

Lale devrine diyebiliriz. Bir tür iptidai  rönesans başlangıcına diyebiliriz.

 1730’lara.

Sonra 1826’lar.

Hatırlı Vak’a.  

Vaka –i Hayriye.

Daha sonra,

31 Mart.

1909 yılı.

Sonrası zaten yakın tarih. Her kes tarafından çok iyi bilinmekte. Dikkat edilince. Yüz yılda bir olan kırılmalar. Bilek güreşleri. Anlamdaki anlamsızlıklar.

Esasında akan iki ırmak var. Yer altında akan. Yer altı suyu gibi. Zaman, zaman yer üstüne çıkan.

Ne zaman?

Elbette ki toplumsal kırılma zamanlarında.  O ırmakların kollarını hafızalarınızdaki kayıtlardan hatırlamak gerekir. Zaman,  zaman büyük ırmakla birleşen.

Zaman, zaman büyük ırmak tarafından davet edilen. Birleşmeleri istenen. İttifak edilen.

Tekrar bozulmak üzere müttefik edilen.

Metaforik olarak anlattıklarınızın günümüze nasıl yansıtabilirsiniz?

Bu iki ırmağı futbol takımına, müsabakalarını da darbeler aşamasından davalar aşamasına geçtiğini söyleyebiliriz. Tabi ki ırmağın yan kolları günümüzde tutanaklar, zabıtlar, zapt edilenler, yetkiler. Makam ve memuriyet itibarıyla emretme selahiyetine  sahip amirler. Diğer kuvvet ve kudretliler ve makamları.

Bu durumu Futbol müsabakasına  benzetebiliriz.

Neden?

Futbol müsabakası üzerinden daha iyi anlaşılabilir diye. Futbolun halkla olan aracısız doğrudan ilişkisi sebebiyle. Ülkemizdeki  ‘popülist’ hayatın egemen tarzı sebebiyle.

Bakın, Futbol maçı iki takım arasında olur. Sahada olur. Populanın yani halkın seyriyle can bulur. Oyun sırasında halk sahada değildir. Sahaya da inebilir. Bu ‘ epik ‘ dir. Deneyseldir.

Sakın şu koridorlarında dolaşmaya kalkmayın. Yerdeki cam kırıkları batabilir. Ayağınız kayabilir. Birbirlerine attıkları eşyalar suratınıza gelebilir. Güvenli bir yere gidip cenin vaziyeti alın ve tehlikenin geçmesini bekleyin… Sonra kim kazandıysa gelip sizi bulacak zaten!”

Bugün  her şey ‘doğa durumu’na döndü. Merkez nerde?

Yetkiler ve tutanaklar.

Geçecek.

Kesin olan bir şey var.

Hepimizin olan biteni anlamak, geleceğimize sahip çıkmak zorundayız.

Top atışları. Futbol da.

Kol mesafesi.

Yarış da.